Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türk gençlerinin alanlarında en iyi işleri adım adım gerçekleştirdiğini belirterek, “Milli Teknoloji Hamlesi’nin öznesi Türk gençliğidir, TEKNOFEST kuşağıdır. Türk gençliği kendini ispat etti. Türkiye bugün savunma sanayinde, havacılıkta elde ettiği başarıları genç insan kaynağına borçlu.” dedi.
Kacır, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı ile Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Abdülkadir Noyan Konferans Salonu’nda düzenlenen “Alper Gezeravcı Astronomi ve Uzay Bilimleri Yerleşkesi Açılış Töreni” ve “Gençlik Buluşması” programında yaptığı konuşmada, Ankara Üniversitesinde 70 yıl önce uzay bilimleri alanındaki çalışmaların temellerinin atıldığını söyledi.
Türk gençlerinin alanlarında en iyi işleri adım adım gerçekleştirdiklerini belirten Kacır, “Milli Teknoloji Hamlesi’nin öznesi, sahibi Türk gençliğidir, TEKNOFEST kuşağıdır. Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde hangi programları, projeleri gerçekleştiriyorsak işin merkezinde Türk gençliğini görüyoruz. Türk gençliği kendini ispat etti. Türkiye bugün savunma sanayinde, havacılıkta elde ettiği başarıları genç insan kaynağına borçlu. Gençlerin kurduğu teknoloji takımları ve girişimleri, Türkiye’yi savunma sanayinde, havacılıkta tam bağımsızlık yolunda güçlendirdi, küresel ligde en üst seviyeye çıkarmayı başardı.” ifadesini kullandı.
Kacır, Türkiye’nin başka ülkelerle karşılaştırıldığında en önemli avantajının genç nüfusu olduğuna işaret ederek, dünyayı genç insanların geliştirdiği teknolojilerin dönüştürdüğünü dile getirdi.
Türkiye’nin teknoloji takımlarının yaş ortalamasının 27-28 olduğunu belirten Kacır, “Türkiye için bu muazzam bir güç kaynağı. Bu anlayışla gençlerimizin önünü açmayı, onların önündeki engelleri kaldırmayı en önemli hedefimiz olarak görüyoruz.” diye konuştu.
Kacır, Cumhuriyet’in 100. yılında 3 TEKNOFEST düzenlediklerini anımsatarak, Türkiye’nin 3 büyük şehrindeki bu festivale 4,5 milyon ziyaretçinin katıldığına dikkati çekti.
Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren Türkiye’nin havacılık alanında yaptığı çalışmalara değinen Kacır, şöyle devam etti:
“Sanayileşme tarihimiz kesintiye, akamete uğratılmış hikayelere dönüşmüş. Nihayetinde 2000’li yıllarda bir sağlam irade ‘Türkiye’nin neye ihtiyacı varsa onu yerli ve milli olarak geliştireceğiz, üreteceğiz. Kendi öz evlatlarımızın alın ve akıl terine güveneceğiz, onların önündeki engelleri kaldıracağız’ dediği andan itibaren bakın sizler gibi gencecik insanlar Türkiye’de ne işler yaptılar. Bayraktar’larla, ANKA’larla, AKINCI’larla, AKSUNGUR’larla, HÜRKUŞ’larla, HÜRJET’lerle, KAAN’larla Türk’ün imzasını gökyüzüne attılar. Yeter ki onların önündeki engelleri kaldıralım, devletin güçlü iradesi onların yanında olsun. Türk gençliğinin daha yapacak çok işi var.”
“Küresel uzay ekonomisi 600 milyar dolar”
Kacır, uzayın kendileri ve dünya için kıymetli bir alan olduğunu, uzay alanındaki araştırmaların 60 yıldan uzun süredir yeryüzündeki pek çok teknolojik gelişmenin tetikleyicisi olduğunu söyledi.
Uzay ekonomisinin yıldan yıla büyüdüğüne işaret eden Kacır, “Bugün küresel uzay ekonomisi 600 milyar dolar. İnsanoğlu, yılda 600 milyar doları uzay alanındaki yatırımlara harcıyor, bu daha da artacak. Aynı zamanda çok stratejik bir alan. Bu alanlardaki teknolojik gelişmeler, Türkiye’ye muazzam bir stratejik kazanım da getiriyor.” dedi.
Bakan Kacır, Türkiye’de uzun zamandır uzay alanında bir çaba olduğunu dile getirdi. Türksat 6A projesini tamamladıklarını belirten Kacır, Türkiye’nin, ilk milli haberleşme uydusunu 8 Temmuz haftasında uzaya göndereceğini ve dünyada bunu başarabilen 11 ülkeden biri olacağını ifade etti.
Milli hibrit roket motorunu uzayda ateşleyeceklerini söyleyen Kacır, Türkiye’nin, bu alanda çalışan dünyada en ileri 4 ülkeden biri olduğunu dile getirdi.
Kacır, Türkiye’nin tüm bu hamlelerle uzay ekonomisinden pay almaya başlayacağına işaret ederek, uzay yolcuğunun Türkiye’yi teknolojinin en ileri alanlarında dünya sahnesine çıkaracağını söyledi.
Türkiye’nin uzay alanında yeni programlar başlatacağını belirten Kacır, yıllar içinde yeni astronotların da gönderilebileceğini ifade etti.
Kacır, önceliklerinin uzay alanında teknoloji geliştirme kabiliyetini daha da artırmak olduğunu vurgulayarak, “Uluslararası Uzay İstasyonunun yenileme projelerine dahil olacağız. Kendi uydularımızı, roketlerimizle uzaya fırlatabilen bir ülke haline geleceğiz. Bir uluslararası uzay limanı kuracağız. Böylelikle uzaya bağımsız erişim konusunda önemli bir altyapı kazanmış olacağız. Türkiye’nin Milli Uzay Programı’ndaki hedeflerinin tümünü Türk gençleriyle gerçekleştireceğiz. Türkiye 10 yıl içinde savunma sanayinde, havacılıkta neyi, nasıl başarmışsa benzer bir başarı hikayesini uzay alanında ortaya koymuş olacak. Bu, Türkiye Yüzyılı için milletimize borcumuzdur. Uzay alanında güçlü olmayan, uzayda söz sahibi olmayan ülkenin bugünün dünyasında güçlü olması mümkün değildir. Bu projelerin her birini başarıyla gerçekleştireceğiz.” diye konuştu.
Yürütülen bu çalışmaları toplumla paylaşmaya, gençleri, çocukları, TEKNOFEST kuşağını, bu projelerde yol arkadaşı yapmaya gayret göstereceklerini belirten Kacır, şunları kaydetti:
“Biz bu buluşmaları geçen haftalarda yaptık, medyada eleştiriler olmuş ‘Türkiye’de yerel seçimler var, siz astronotla seçim çalışması yapıyorsunuz’ diye. O zaman da söyledim, şimdi de söyleyeyim, biz TEKNOFEST’leri de bu işleri de milli meseleler olarak görüyoruz. Seçimden önce de sonra da her daim bu işleri yapmaya devam ediyoruz. Bizim için aslolan Türk gençliğiyle yol arkadaşlığı yapmaktır. Biz bu misyonun başında Türk gençliğine söz verdik. Türkiye’nin ilk astronotu döndükten sonra bütün bu hikayesini doğrudan Türk gençliğiyle paylaşacak dedik. Türkiye’de 208 üniversitenin tamamında bu buluşmalar yapılacak. Ben katılabildiklerime katılırım ama Alper Gezeravcı bütün üniversitelerimize gidecek ve gençlerimizle buluşacak. Bu çalışmaları ve bundan sonrasını nasıl yapacağımızı gençlerle konuşacak. Bu misyonların bütün dünyada asıl amacı budur. Bizler her daim gençlerimizin, araştırmacılarımızın yanında olacağız.”
“Devletimiz ve milletimizin sunduğu imkanları milletin üstün yararı için kullanmayı ilke edindik”
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar da Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzaya çıkmasının ülke için gurur kaynağı olduğunu dile getirerek, Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonunda yaptığı bilimsel deneylerden birinin de Ankara Üniversitesine ait olduğunu söyledi.
Ankara’da astronominin bulunduğu tek bölümün Ankara Üniversitesinde olduğuna işaret eden Ünüvar, “Ankara Üniversitesinin bu projenin bir parçası olması tesadüf değil. Yapay zeka ve nesnelerin interneti gibi süper yeni akıllı sistemlerin konuşulduğu bir çağdayız. Üniversite olarak bize de önemli görevler düşüyor. Bu görevleri yerine getirmek için çalışıyoruz. Üniversite olarak devletimiz ve milletimizin bize sunduğu imkanları milletin üstün yararı için kullanmayı temel ilke edinmiş durumdayız. Bu bağlamda sorumluluklarımızın ve avantajlarımızın farkındayız. Genç ve üretken bir nüfusa sahibiz, bu nüfusu teknolojiyle buluşturduğumuz zaman Türkiye’nin hedeflerine kısa zamanda ulaşacağına inanıyoruz. dedi.
Öğrencilerle söyleşi yapan Gezeravcı da gençlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Konuşmaların ardından Ankara Üniversitesi Alper Gezeravcı Astronomi ve Uzay Bilimleri Yerleşkesi’nin açılışı yapıldı.