LEFKOŞA – Birleşmiş Milletler (BM) Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo, Kıbrıs’a kritik bir ziyaret gerçekleştirdi. Pazar günü adaya ulaşan DiCarlo, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Hristodoulidis ile ayrı ayrı görüştü. Görüşmelerin ana gündem maddesi, mart ayında Cenevre’de yapılması planlanan geniş katılımlı gayriresmi toplantı ve ‘Kıbrıs sorununun’ geleceği oldu.
TATAR: EŞİT STATÜ TEMELİNDE ÇÖZÜM İSTİYORUZ
DiCarlo’nun ilk durağı, Kuzey Lefkoşa’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı oldu. Burada Ersin Tatar ile bir araya gelen DiCarlo, yaklaşık bir buçuk saat süren görüşmede Kıbrıs meselesini ve Cenevre’deki toplantı hazırlıklarını ele aldı. Görüşme sonrası basına açıklama yapan Tatar, Cenevre’deki toplantıya katılmaya hazır olduklarını DiCarlo’ya ilettiklerini belirtti. Tatar, “17-18 Mart tarihlerinde Cenevre’de yapılması öngörülen toplantıya onay verdiklerini” kaydetti.
Kıbrıs Türk basınına yansıyan bilgilere göre Tatar, adada iki taraf, iki egemen halk ve iki devlet olduğunu vurgulayarak, yapıcı bir çözüm için Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün kabul edilmesi gerektiğini ifade etti. “Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk halkı asli unsurdur ve özden gelen egemenlik hakkı vardır” diyen Tatar, Kıbrıs Türk halkının yaşamsal öneme sahip haklarını toplantıda aktardığını belirtti.
Tatar, Kıbrıs Türk halkına yönelik izolasyonların insan haklarına aykırı olduğunu ve bu durumun kabul edilemez olduğunu dile getirdi. “Hayatımızı zora sokarak zorladıkları bir anlaşmayı asla kabul etmiyoruz” diyen Tatar, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma için Kıbrıs Türk halkının hassasiyetlerine ve adada 60 yıldır yaşananlara önem verilmesi gerektiğini vurguladı. Tatar, ‘BM’nin artık bu konuda adım atması gerektiğini, direkt uçuş, direkt temas ve direkt ticaret konularında açılımın şart olduğunu’ ifade etti.
İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISI VE SINIR KAPILARI SORUNU
Tatar, iki eşit tarafın enerji, turizm ve geçiş kapıları gibi birçok konuda iş birliği yapabileceğini belirtti. Yeni sınır kapılarının açılması konusundaki önerilerine Rum tarafından yanıt alamadıklarını ifade eden Tatar, Agios Dometios/Metehan Sınır Kapısı’ndaki yoğunluğun her iki tarafa da sıkıntı yarattığını ve Mia Milia/Haspolat ile Louroujina’da yeni kapıların açılması gerektiğini söyledi.
Tatar, Pyla/Pile-Arsos/Yiğitler yolu konusunda yaşanan sıkıntıya da değinerek, iki tarafın hayrına iş birliği yapılabileceğini ancak karşı tarafın bunu kabul etmediğini belirtti.
HRISTODULIDIS: MÜZAKERELER YENİDEN BAŞLAMALI
DiCarlo, Tatar ile görüşmesinin ardından Kıbrıs Cumhuriyeti lideri Nikos Hristodoulidis ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda bir araya geldi. Hristodoulidis, görüşmede mevcut statükonun Kıbrıs sorununa çözüm olamayacağını ve zaman geçtikçe durumun daha da kötüleştiğini vurguladı.
Kıbrıs Haber Ajansı’nda yer alan ilgili habere göre Hristodoulidis, bölgede başka “dondurulmuş çatışma” olmadığına dikkat çekerek, DiCarlo ile Crans Montana’da kalınan yerden müzakerelerin yeniden nasıl başlatılacağı ve ilerleme yolunda hangi çok özel önerilerin sunulabileceği konusunda görüş alışverişinde bulunmak istediğini belirtti.
DiCarlo ise, BM Genel Sekreteri’nin, her iki tarafın ilerlemesine yardımcı olma taahhüdünü ileterek, mart ayında yapılacak genişletilmiş toplantıyı dört gözle beklediğini kaydetti.
DICARLO: GUTERRES’İN İŞ BİRLİĞİ YAPMA KARARLIĞI GÜÇLÜ
Hristodoulidis ile görüşmesi sonrasında basına açıklama yapan DiCarlo, “Kıbrıs Rum lideri Sayın Hristodoulidis ile çok yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik” dedi. İkili, Cenevre’deki toplantının hazırlıklarını ele aldıklarını belirtti.
DiCarlo, “Genel Sekreter’in bu konuda taraflarla birlikte ilerlemek için güçlü bir taahhüdü olduğunu kendisine teyit ettim” diye ekledi. Cenevre toplantısının tarihinin “yakında” açıklanacağını belirten DiCarlo, Kıbrıs’ta barış sürecinde aktif rol oynayan kadınlarla ve her iki tarafın müzakerecileriyle de bir araya geleceğini söyledi.
HAK SAVUNUCULARI VE MÜZEKERECİLERLE TEMAS
DiCarlo adada kaldığı sürede Kıbrıs sorununda iki bölgeli, iki toplumlu federal çözüm perspektifini destekleyen iki toplumdan hak savunucusu kadınlar bir araya geldi. Görüşmede, kadınların sorunun çözümündeki rolü ele alındı. Pazartesi akşamı içinse BM’li yetkilinin Kıbrıs Rum ve Türk tarafının müzakerecileri ile bir akşam yemeğinde bir araya gelmesi planlandı.
ATİNA VE ANKARA YOLCUSU
DiCarlo, Kıbrıs ziyaretinin ardından 12 Şubat’ta Atina’ya ve 13 Şubat’ta Ankara’ya giderek Kıbrıs meselesi ve diğer önemli bölgesel ve küresel gelişmeleri görüşecek. Bu temasların, barış sürecini ilerletmek ve uzun süredir devam eden Kıbrıs sorununa olası çözümleri araştırmak amacıyla yapıldığı belirtiliyor.
İsviçre’nin Crans Montana bölgesinde, 2017 yılının ortalarında gerçekleştirilen Kıbrıs Konferansı’na garantör ülkeler (Türkiye, Yunanistan, İngiltere) ve Kıbrıslı liderleri katıldı. Zirve sonuçsuz kaldı. Temel anlaşmazlıklar; garantörlük sistemi, toprak düzenlemeleri, siyasi eşitlik ve dönüşümlü başkanlık konularında yaşandı.
Bu çöküşün ardından, taraflar arasında güven erozyonu derinleşti. Türkiye, iki devletli çözümü savunurken, Kıbrıs Cumhuriyeti ve Yunanistan federal çözüme bağlı kaldı. Doğu Akdeniz’deki doğal gaz arama faaliyetleri, gerilimi daha da tırmandırdı. Günümüzde, BM öncülüğündeki gayriresmi görüşmeler sürse de belli başlı meselelerde somut bir ilerleme kaydedilmiş değil. Tarafların pozisyonlarındaki katılık ve karşılıklı güvensizlik, Kıbrıs meselesini çözümsüzlüğe mahkum etmeye devam ediyor.
More Stories
Sular ısındı, müsilaj yüzeye yaklaştı! Derinleri varın siz hesap edin!
Tekirdağ’da şoförler UKOME’yi kontak kapatarak protesto etti
Eğitim-Sen’den MEB’e ‘Toplumsal Cinsiyet Dersi’ tepkisi